Yayınlanma tarihi: 26/10/2015 00:00

Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi (PTT) bünyesindeki azimli örgütlenme çalışmalarımız neticesinde çeşitli taşeron firmalarda çalıştırılan dört binin üzerindeki işçi kardeşimizi Sendikamıza üye yaptık. Yapılan bu üyelikleri tek ve gerçek işveren olarak gördüğümüz PTT A.Ş. Genel Müdürlüğüne ilk olarak 12.06.2014 tarihinde bildirdik ve bu üyelerimizin de PTT A.Ş. ile Sendikamız arasında akdedilen ve yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesinden faydalandırılmalarını talep ettik. Bu talebimizin kabul edilmemesi üzerine hukuk müşavirliğimiz aracılığıyla üyelerimiz adına PTT A.Ş.'ye karşı PTT A.Ş. ile taşeron şirketler arasındaki asıl işveren/alt işveren ilişkisinin muvazaaya dayandığının ve üyelerimizin PTT A.Ş. işçisi sayılması gerektiğinin tespiti ile üyeliklerin işverene bildirildiği 12.06.2014 tarihinden itibaren üyelerimizin toplu iş sözleşmesinden yararlandırılması ile hakkettikleri toplu iş sözleşmesi alacak ve farklarının ödenmesi için davalar açtık. 21.10.2015 tarihi itibariyle ilk 49 kişilik dava grubumuzda Sendikamız ve üyelerimiz adına kabul kararı çıkmıştır. Davayı kazanmış bulunuyoruz. Ankara 15. İş Mahkemesi 21.10.2015 tarihli kararı ile PTT A.Ş. ile taşeron şirketler arasındaki ilişkinin muvazaaya dayandığı ve üyelerimizin PTT ile akdettiğimiz toplu iş sözleşmesinden yararlanması gerektiğini kabul ederek üyeliklerin bildirim tarihi olan 12.06.2014 tarihinden dava tarihi olan 25.02.2015 tarihine kadar gerçekleşen toplu iş sözleşmesi alacaklarının faiziyle birlikte PTT A.Ş.'den tahsil edilmesine karar vermiştir. Bu kararın Yargıtay incelemesinden geçerek onanmasını müteakip üyelerimiz PTT A.Ş. işçisi sayılacak ve tüm toplu iş sözleşmesi alacaklarına kavuşacaklardır. Üyelerimiz ve kadrolarımızla birlikte yaptığımız azimli çalışmalarımızın bir meyvesi olan bu kararın üyelerimize, Sendikamıza, Türk-İş Konfederasyonumuza, tüm çalışma hayatına hayırlar getirmesi dileğiyle üyelerimize ve kamuoyuna saygı ile duyururuz.

Yönetim Kurulu